Kış güneşi bitti yaz güneşine dikkat!

Soğuk havaları geride bıraktık. Geçtiğimiz gün de baharın müjdecisi hıdırellezi kutladık. Bir çok bölgede şenlikler yapıldı, özellikle Edirne’de Kakava ateşi yakıldı, üzerinden atladı. Bir inanca göre de kâğıda yazılan dilekler geceden gül ağacının dibine bırakıldı.

Bundan sonra yaz gelecek. Havalar ısındıkça da vücudumuz güneş ışınlarıyla daha fazla temas edecek. Evet güneş iyi hoş da beraberinde cildimiz ve genel sağlığımız için bazı riskleri de beraberinde getiriyor. Bunlardan en önemlisi de güneş alerjisi.

Türk Dermatoloji Derneği Akne ve Rozase Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ, bu durumu şöyle izah ediyor, "Her yaştan bireyi etkileyebilen bu alerjik reaksiyon kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülebiliyor. Ayrıca çocukların cildi yetişkinlere göre daha ince ve hassastır. Bu nedenle güneş alerjisine yakalanma riskleri daha yüksektir. Özellikle bu mevsimlerde açık havaya çıkarken yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinin kullanılması gerekiyor.”

Güneşin faydaları olduğu kadar zararları da bulunduğunu hepimiz biliyoruz. Özellikle hassas ciltler bu zararları çok daha yoğun bir şekilde yaşamakta fazladan bir de alerjisi sorunu ile karşılaşabilmekte. Güneş alerjisinin cildin güneş ışığına veya yapay ultraviyole (UV) ışınlara (bronzlaşma yatakları gibi) karşı aşırı duyarlı reaksiyonu olarak ortaya çıktığının altını çizen Prof. Dr. Ayşe Serap Karadağ, “Güneş ışığında vakit geçirdiğinizde, bağışıklık sisteminiz UV ışınlarını bir tehdit olarak algılar ve vücudu korumak için inflamatuvar maddeler salgılar. Salgılanan bu inflamatuvar maddeler ciltte kızarıklık, kaşıntı, su dolu kabarıklık ve diğer güneş alerjisi semptomlarına yol açar” dedi.

Güneş ışınlarının etkisinde kalan ciltte belirtilerin güneşe maruz kaldıktan kısa bir süre sonra ya da birkaç saat içinde kendini gösterebileceğini belirten Prof. Dr. Karadağ, sözlerine şöyle devam etti: Son yıllarda daha da yaygın hale gelen bu sağlık sorunu, önlem alınmadığı takdirde kötü sonuçlar ortaya çıkarırken birçok insanın da bahar ve yaz aylarını kısıtlayabiliyor.

Bu alerji türü güneş ışınlarına maruz kaldıktan sonra kaşıntı, kızarıklık ve ciltte kabarcık gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Bu sorun, bazı kişilerde genetik yatkınlıktan dolayı bazı kişilerde ise kullanılan ilaç, sürülen kalitesiz kremler gibi birçok faktöre bağlı gelişebilir. Ortaya çıkan belirtiler kişilerin günlük aktivitelerini ve yaşam kalitelerini ciddi şekilde etkileyebilir.

Güneş ışığına maruz kaldıktan sonra ciltte değişiklik fark edilmesi durumunda mutlaka bir dermatoloğa gidilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Karadağ’ın tavsiyesi şöyle, “Bu sorundan kaçınmak için en az 30 SPF’li, UVA, UVB ve mavi ışık koruması olan geniş spektrumlu bir güneş koruyucu kullanılmalı. Ani güneş ışığına maruz kalmaktan kaçınılmalı. Cilt hücrelerinin güneş ışığına uyum sağlaması için dışarıda geçirilen süre yavaş yavaş arttırılabilir.

Sabah 10 ile akşam 4 arasında dik ve yoğun olan güneş ışığından korunmak gerekiyor. UV koruması sunan güneş gözlüğü, geniş kenarlı şapkalar ve uzun kollu gömlekler de kullanılabilir.”

Dr. Karadağ’ın bir uyarısı daha var: Ciltte reaksiyona neden olan herhangi bir maddenin (ilaç, parfüm veya diğer kimyasallar) olup olmadığını anlamak için dikkatli olunmalı Bazı parfümler, kolonya, sürülen kozmetik ürünler, makyaj malzemeleri güneşe maruz kalırsa etkileşime girerek deride lekelenme ve döküntülere neden olabilir. O nedenle mümkün oldukça bu tarz ürünleri kullandıktan sonra direk güneşe çıkılmamalı, mutlaka üzerinde güneşten koruyucu sürülmeli.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları